Sosyal medyada oldukça denk geldiğim hemen hemen her hamile bayanın paylaşımlarında gördüğüm "Mahallenin En Mutlu Bebeği " kitabı mutlaka bebek bakımı hakkında birşeyler öğretiyordur düşüncesi ile okumaya başladım .Okumaya başlamadan önce beklentim oldukça yüksekti açıkcası..
Bu kitap özellikle kolik bebeklerin ağlama nöbetlerinin nasıl üstesinden gelinebileceğini anlatıyor "Güya" bu konu hakkında tüyolar veriyor.Kitabın başlangıcı oldukça iyiydi.Fakat kitap 100. sayfalara gelmeye başladıkça hep aynı şeylerden hatta aynı cümlelerden bahseder oldu.Sanki dönüp dolaşıp aynı sayfaları okuyormuşum izlenimi yaratmaya başladı bende.
Birde şöyle bir durum var ki kitabın yazarı bana kalırsa bu kitabı Avrupalı bayanlara özel hazırlamış.Çünkü biz Anadolu insanı zaten Harvey Karp'ın bahsettiği tekniklerden oldukça haberdarız.
Hatta sanki bir içgüdü gibi bebeklerimizi doğdukları an kundaklarız,piş pişleme yöntemimiz vardır mesela bizim bebeğimizi uyutmak için kucağımızda sarsarak sallarız...Eh zaten bebeklerimize karşı düşkünlüğümüzden dolayı ilk üç ay bebeklerimiz kucağımızdan düşmez...
Yani kitapta da bunlardan bahsediyor.Kundakla,pişpişle,gürültülü bir ortamda uyut (elektrik süpürgesi,saç kurutma makinası gibi ritmik düzenli seslerin olduğu) Eh zaten bunu henüz bebeğimin olmamasına rağmen bende biliyorum!
Haliyle sevgili Türk anneleri bu kitabı almak ve okumaya çalışmak size zaman ve para kaybettirir.Bunun yerine ön yargılarınızı kırın DR. Harvey Karp'ı dinleyeceğinize annelerinizi,kayınvalidenizi hatta ninelerinizin yöntemlerini dinleyin.Çünkü onlar bebeklerin nasıl susturulacağını yıllar yıllar öncesinden keşfetmişler...Onların yöntemlerinden farklı bir yöntem yok bu kitapta...
Bilmiyorum aranızda bu kitabı okuyan var mı ? Bu söylediklerime katılacak mı ama gerçekten bana birşey öğrettiğini söyleyemem..Çünkü dedim ya bildiğim,gördüğüm şeylerden farklı bir şey yazmıyor bu kitap üstelik onca sayfa aynı şeyleri anlatmaktan öte gitmiyor.Bu yüzden kitabı 200 kusuruncu sayfada amannn yeter ! diyerek bıraktım.
Bir anne olarak şunu söyleyebilirim ki ne kitaplar ne internet oyle yuce bir diygu ki bu anbe olunca siz zatwn hissediyorsunuz bir çok şeyi tabi ufak tefek bir kaç tavsiye olur bebeginiz küçükken ama annelik içgüdüsü denen şey gerçekten dogru☺😊
YanıtlaSilHenüz anne olmadığım için yaşamadım bu durumu tabi ama size hak veriyorum bencede anneler hisseder kesinlikle :)
SilBenim de daha henüz bebek bekleme durumum yok ama sizin gibi kitaplar okumaya başladım. Bu kitapları okumak için illa bebek beklemek gerekmiyor bence de. O kadar çok kitap yazılmış ki, geçen gün ben de bir kitap okudum, hep aynı şeyler, çok zor getirdim sonunu. Yazmak için yazmışlar ya da dediğiniz gibi Türk toplumu olarak oldukça anaçız :)
YanıtlaSilbebeklerin kucağa çok alınması önerilmez ama benim de tecrübeme göre ne kadar çok kucakta olursa o kadar mutlu oluyor bebek..
YanıtlaSilEvet bu kitatada bebeği kucağıniza alın bebek kucaktayken çok sakinleşiyor diye bir öneri vardı. Bende katılıyorum ilk 3 ay kadar kucaktayken olması çok sikinti değil bence :)
SilIlk oglum dogmadan her kitabi okumam ve her okudugumu uygulamam gerektigine inaniyordum. 15yillik ve 3 cocuk annesi olarak sunu ögrendim. Her çocuk farklidir ve kendine has özellikler ile dogar. Anne icin en sagliklisi cocugunu iyi taniyip ona göre hareket etmektir.
YanıtlaSil