30 Ağustos 2014 Cumartesi

Beyazbegonvil'den Kareler

 Ohhh hava mis gibi...Sizin oralarda havalar nasıl tatlışlar?
      Bizim burada hava yağmurlu ve bol toprak kokulu.Mis gibi yani..
Şimdi bu postum sizlere öncekilerden farklı gelebilir.Ki gelsin de zaten..Çünkü yenilik her zaman candır.
     Biraz içli dışlı olmanın kimseye zararı olmaz ki dimi ama? 
Hadi buyrun benim hayatıma..
                        Geçtiğimiz baharda almıştım bu şirinelerimi.Yıllar önce anneannem çiçek yetiştirirken kızardım hep sularken her yer kum oluyor diye.Ne anlıyorsun bunları yetiştirmekten diye.Ayy tüüü bana ...Çiçek sevilmezmiymiş hiç.Şimdiyse evimin her yerini çiçeklerle doldurmak istiyorum.Sulayıp onların büyümesini izlemek nasıl da büyük mutlulukmuş oysa :))Siz benim gibi yapmayın emi:)
    Çiçeklerimin isimleri mi ne ? Üzgünüm ama adlarını bilmiyorum.Fakat ben onlara Şerife ve Gelin diyorum. Neden mi ? İsim koymayı düşündüğüm an aklıma bu iki kelime geldi çünkü :)



Hihihi benim tatlı kocişimin eseri.Sabahları bir enerji ile kalkar sormayın gitsin.Ben ayılmaya çalışırken o çoktan ayılmış munzurluklarını yapmaya başlamış olur.Fıkralar anlatır komiklikler yapar.

İştee bu enfes sofrada Metin'in ve benim eserim.Misafirlerimiz gelceği zaman genelde ikimiz hazırlarız sofrayı.Ben acemi gelin olduğum için bilir ki hep yetiştirme sorunu yaşarım.O da napsın kolları sıvar işe girişir.(Laf aramızda bana kalırsa bu işten farklı bir keyif alıyor ama çaktırmıyor)
Bu arada hayatınıza güzellikler katmanızı öneririm.Sofralar aslında bir evin en büyük hazinesidir.Çünkü herkes onun başında toplanır ve en güzel muhabbetler sofralarda olur.Bu yüzden bir kuru soğan bile yense o sofrada ondan kıymetli hazine yoktur.

Hayatınızdan muhabbet eksilmesin Can'lar...
beyazbegonvilblog adı ile instagramdayım ...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder